ÇaykaraDernekpazarıÇaykara KöyleriÇaykara Köyleri HaritasıÇaykara NeredeUzungölÇaykara nedirWhatsApp Link Oluşturma
DOLAR
36,6844
EURO
39,8030
ALTIN
3.522,20
BIST
10.727,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
reklam

Prof. Dr. Osman Turan Anıldı

Prof. Dr. Osman Turan Anıldı
29.03.2012 20:31
A+
A-

Prof. Dr. Osman Turan Anıldı 1

Türk Ocaklarının 100. Kuruluş yıl dönümü nedeniyle Türk Ocakları Trabzon Şubesi

tarafından düzenlenen panelde Ölümünün 33. Yıl dönümünde Prof. Dr. Osman Turan anlatıldı.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Osman

Turan Konferans salonunda Türk Ocaklarının düzenlemiş olduğu panelde Prof. Dr. Osman Turan’ın fikir dünyası anlatıldı.

Panele Trabzon

Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Türk Ocakları Trabzon Şubesi Başkanı Prof. Dr. Mithat Kerim Aslan, KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen, Dekanlar tarih bölümü öğrenciler, Prof. Dr. Osman Turan’ın yeğenleri Fahri Kuran, Fuat Turan ve çok sayıda dinleyici kat

ıldı.

Saygı duruşu ve istiklal marşının ardından panelin açılış konuşmasını Trabzon Türk Ocakları Başkanı Prof. Dr. Mithat Kerim As

lan yaptı. Açılış konuşmasında Prof. Dr. Mithat Kerim Aslan konferans salonunun kazandırılmasına vesile olan Kuran ve Turan ailesine ve katılımcılara teşekkür etti.

Daha sonra söz alan KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen Turan ve Kuran ailesine eğitime ve eğitimcilere verdiği desteklerden dolayı teşekkür ederek Prof. Dr. Osman Turan konferans salonunun her yıl yüz ile yüz elli arasında konferansa ev sahipliği yaptığını bununda bir rekor olduğunu hiçbir üniversitenin de böyle bir salona sahip olmadığını belirterek merhum Prof. Dr. Osman Turan’ın vesile olması sebebiyle ve de Türk Dünyasına yapmış olduğu hizmetlerinden dolayı kendisine müteşekkiriz. Ruhu şad olsun dedi.

Prof. Dr. İbrahim Özen’in ardından kürsüye gelen Prof. Dr. Osman Turan’ın yeğenlerinden iş adamı Fuat Turan dinleyicilerle Prof. Dr. Osman Turan’ın anılarını paylaştı. Fuat Turan Prof. Osman Turan’dan bahsederken “Babası şehit olmuş fakir büyümüş, şapkasının tereğinde saklamış olduğu para ile okumaya çalışmış ve okuma azmini hiç yitirmemiş bir insan” olarak anlattı. Konuşmasının devamında Turan “öyle bir okuma azmi vardı ki Ankara’da okuduğu yıllarda içinde yaşadığı evin elektriği ve sobası yoktu. O sobası olan bir kahveye gider ve kahvenin bir köşesinde ders çalışırdı. Gözleri bozulmuş gözlüğü olmadığı için inanın abartmıyorum bir gözünü kapatıp dinlendirir diğer gözüyle okumaya devam ederdi. Bir yandan Yabancı lisanları öğreniyor, bir yandan da batıyı çok iyi tahlil ediyordu. Hiç sevmediği konulardan biri batı taklitçiliği idi. O paraya hiç önem vermezdi. O’nun için önemli olan Türklük ve Milli beraberlik bilinci idi. Hayatı hep zorluklarla geçti. Şimdi burada hiç kimsenin bilmediği bazı anılarını sizlerle paylaşacağım.

Vekil olduktan sonra ihtilal olmuş Yassı adaya gönderilmişlerdi. Yassı ada komutanı Tarık Güryay koğuşları gezerken herkes ayağa kalkar fakat O kalmazdı. Bir defasında Tarık Güryay kendisini odasına çağırmış ve kendisine dosyan temiz ama ben geldiğimde ayağa kalmanı istiyourm veya kalmayacaksan tuvalete git. Demiş. Aldığı cevap ise enteresandır. “Ben sisin için tuvalete dahi gitmem” Yaşım senden büyük, konumum senden büyük. Çünkü beni Millet seçti suçumda yok. Daha niçin ayağa kalkayım. demiş. Birkaç gün sonra koğuşa giren komutan Tarık Güryay herkesin ayağa kalktığını Prof. Osman Turan’ında traş olduğunu görünce Osman Turan’a bir tokat atar. Bunun üzerine Prof. Dr. Osman Turan bütün gücüyle bir tokat da karşı iki tokatla karşılık verir. Akabinde hücreye atılır. Hücrede rahatsızlanır ve hastaneye kaldırılır. Bu durum da kendisinin Yassı Adadan kurtuluşuna vesile olur. Beraatından sonrada sıkıntılı günler Prof. Dr. Osman Turan’ın yakasını hiç bırakmaz, bir yandan parasızlık bir yandan işsizlik O’nu bir hayli yorar. Ama O çalışmalarında ve inancından hiçbir şey kaybetmez. Öyle ki bir seferinde yüksek kademedeki bir Mason arkadaşı mücadelenden vazgeç seni başvekil yapalım demiş ve yine verdiği cevap çok enteresandır “O zaman Osman Turan’ın ne anlamı kalır” dedi. Bir çok anısının olduğunu söyleyen yeğeni Fuat Turan Prof. Dr. Osman Turan’ın anlaşılabilmesi için O’nun kitaplarının mutlaka okunması gerektiğini söyledi. Türk Ocakları Trabzon Şubesine konuşmacılara ve katılımcılara teşekkür etti.

Paneli yöneten Prof. Dr. Hikmet Öksüz dinleyicilere konuşmacıları tanıttı. Prof. Dr. Salim Cöhce, Prof. Dr. Saadettin Gömeç, Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, 15 dakika söz alarak Prof. Dr. Osman Turan’ın çeşitli konulardaki fikir ve düşüncelerini izleyicilerle paylaştılar. Konuşmacılardan Prof. Dr. Salim Cöhce kısaca özetlemek gerekirse “Prof. Dr. Osman Turan 20.yy da Türk fikir hayatına ve kısmen de Türk siyasi hayatına damga vurmuş bir aydındır” dedi.

Panel sonunda Türk Ocakları Trabzon Şubesinin hazırlamış olduğu Prof. Dr. Osman Turan’ın kitaplarını panelin şeref konuklarından Prof. Osman Turan’ın yeğenleri Fahri Kuran ve Fuat Turan tarafından konuşmacılara hediye edildi.

Haber :Ziya Çamurşen-Çaykara Gazetesi

Prof. Dr. Osman Turan Kimdir?

Selçuklular tarihi ile ilgili çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Osman Turan, 1914 yılında Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Soğanlı köyünde ailesinin 3. çocuğu olarak doğdu. Soyu, Kuranoğulları ailesinden gelmektedir. Dedesi Abdullah Ağa, babası ise Birinci Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesinde Erzurum Kandilli’de şehit olan Hasan Ağa’dır. Annesi Şahsenem Hanım’dır. İlkokulu dayısının himayesinde Çaykara’da, ortaokulu ailesinin taşındığı Bayburt’ta okudu. Liseyi ise Trabzon’da başlayıp 1935 yılında, Ankara Erkek Lisesi’nden mezun olarak bitirdi.
Prof. Dr. Turan, üniversite tahsiline, 1935’de yatılı imtihanlarını kazandığı DTCF’nin Tarih bölümünde başladı. Prof.Dr. Fuat Köprülü’nün ilk öğrencileri arasında yer aldı ve onun teveccühünü kazandı. Bölümünde öğrenci gibi değil, asistan gibi çalışıyor, Ortaçağ Kürsüsü Seminer Kütüphanesi ile meşgul oluyordu.1940 yılında DTCF’nden mezun olan Osman Turan, hocası Köprülü’nün yanında göreve başladı, Daha sonra aynı kürsüye asistan oldu ve “12 Hayvanlı Türk Takvimi” adlı teziyle doktor unvanını kazandı. Köprülü’nün yanında doktora yapan ilk öğrencisi olduğu gibi DTCF.’nin de ilk doktoruydu. 1943 yılında “Orta Zamanlar Türk Devletlerinde Türkçe Ünvanlar” isimli çalışmasıyla doçent oldu. 3 Mayıs 1944 Türkçülük olayları sebebiyle sorgulanarak takibata uğradı.

1948’de Paris’te toplanan Şakiyatçılar Kongresi’ne “Selçuklu Türkiye’sinde Toprak Hukuku” adlı tebliği ile katıldı. 1948-1950 yılları arasında Londra ve Paris’te incelemeler yaptı. 1951 yılında profesör oldu. 1954 yılına kadar DTCF’de Türk-İslam Tarihi dersleri okuttu. Daha sonra hocası Köprülü gibi Demokrat Parti saflarında siyasete atıldı ve 1954 yılında Trabzon’dan milletvekili seçildi.
1956’da Ankara Türk Ocakları başkanı oldu. Aynı yılın sonunda Nihal Atsız’ın yardımıyla tanıştığı Sultan II. Abdülhamid Hân’ın torunu olan Emine Satıa Hanım Sultan ile 20 Aralık 1956’da evlendi. Türk Ocakları Genel merkezinin Ankara’ya nakli üzerine de 1959’dan yapılan büyük kurultayda Türk Ocakları Genel Başkanı oldu. Türk Yurdu’nu yepyeni bir muhteva ve ruhla çıkardı ve Türkiye’nin en çok okunan fikir dergisi yaptı.
Demokrat Parti milletvekilliği 27 Mayıs 1960’a kadar sürdü. 27 Mayıs hareketiyle beraber tutuklandı ve Yassıada’ya kapatıldı. Onaltı ayı aşkın bir süre tutuklu kaldıysa da beraat etti. Yassıada’da kalırken bir gün koğuşları gezen Cezaevi Komutanı Başcellat Albay Tarık Güryay ona kendisini ayakta karşılamadığı için hakaret edince ayağa kalkıp hiç tereddüt etmeden tokadı suratına yapıştırdı.

Tutukluluğu kalkınca o sıralar kurulan Adalet Partisi’ne girdi ve 1964’te Adalet Partisi Genel başkan Yardımcısı oldu. 1965 seçimlerinde Trabzon milletvekili seçildi.


1966 da Hamdullah Suphi Tanrıöver’in ölümü üzerine yapılan kurultayda Prof. Dr. Osman Turan’ın yeniden Türk Ocakları Genel Başkanlığı’na seçildi. Bu dönemde Türk Ocakları, her bakımdan şahsiyetini kazanmış, itibarlı, fikir ve kanaatleri cemiyetin her kesiminde kabul gören bir kuruluş haline geldi.


Prof. Dr. Osman Turan, Adalet Partisi’nde Genel Başkan Yardımcılığı’na kadar yükselmesine rağmen parti yöneticileriyle fikri ayrılıklar içerisindeydi. Nihayet, Osman Yüksel Serdengeçti ile birlikte AP.’den ayrıldı ve 12 Ekim1969 tarihinde yapılan milletvekili genel seçimlerinde Trabzon’da MHP. listesinde ilk sıradan aday oldu. Seçimlerden sonra ise siyasetten kesin olarak çekildi.

Prof. Osman Turan’ın ağırlıklı bir şekilde kitap neşriyatına başlaması ikinci defa Türk Ocakları Genel Başkanı olmasından sonradır. Selçuklular tarihi ve Türk İslâm medeniyeti (1965), Türk cihan hakimiyeti mefkuresi tarihi (I, II. 1969, 1971), Selçuklular zamanında Türkiye (1971), Doğu Anadolu Türk devletleri tarihi (1973) gibi eserlerini bu dönemde verdi.

Bu eserleri dışında metin, vakfiye, vesika neşri yanında; İslâm ansiklopedisi’ne yazdığı geniş maddeler; yabancı dergilerde yayımlanan makaleleri de büyük bir yekûna ulaşmaktadır. Başta Yeni İstanbul Gazetesi olmak üzere bir çok dergi ve gazetede yayımladığı günlük makale ve fıkralar da hayli kabarıktır (Bu makale ve fıkraların bir kısmı vefatından sonra yayımlanmıştır). Merhum son yıllarında «Ortaçağda Türkiye iktisat tarihi» üzerinde çalışmaktaydı. Ne yazık ki ömrü vefa etmedi.

İngilizce, Fransızca, Arapça ve Farsça bilen Prof. Dr. Osman Turan, 17 Ocak 1978 tarihinde İstanbul’daki evinde ilmi çalışmalarına devam ederken geçirdiği bir beyin kanaması neticesi Hakk’ın rahmetine kavuştuğu zaman ilim dünyası bir yıldızını daha kaybetmiş oldu. Cenazesi, Silivri Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Prof. Dr. Osman Turan, meslektaşları “Ciddi ilim adamı formasyonu, sağlam karakteri, yüksek medeni cesareti, doğruluğu ve tok sözlülüğü, çok geniş fikri ihata kabiliyeti, Türklükle ilgili geniş ve sağlam bilgisi, muktedir kalemi ile tanınmış bir ilim adamı” olarak tarif ediyorlar.

Ülkücüler, ilim ve iman abidesi Osman Turan’ın talebeleri olmaktan her zaman gurur duyacak ve onu rahmet ve minnet ile anacaklardır.


Eserleri:
On İki Hayvanlı Türk Takvimi (1941),
Selçuklular Tarihi ve Türk İslam Medeniyeti (1965),
Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi (iki cilt) (1969),
Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi (1973),
Selçuklular ve İslamiyet (1971)
Türkiye Selçukluları Hakkında Resmi Vesikalar (1958),
Selçuklular Zamanında Türkiye (1971),
Türkiye’de Manevi Buhran Din ve Laiklik (1964),
Türkiye’de Komünizmin Kaynakları (1965)
Vatanda Gurbet (1980),
Türkiye’de Siyasi Buhranın Kaynakları (1980)

Prof. Dr. Osman Turan’ın hayatı ve eserleri hakkında yazılmış kitaplar:

§  Ali Birinci, Osman Turan (Ankara: Alternatif Yayınları);

§  Nevzat Topal, Prof. Dr. Osman Turan, 1914-1978 : Hayatı ve eserleri (Türk Yurdu Yayınları);

§  Nurdan Demirci, Prof. Dr. Osman Turan’ın Hayatı ve Eserleri, (Boğaziçi Yayınları);

NOT: TÜRK OCAKLARI GENEL BAŞKANLIĞI YAPTIĞI DÖNEMLER:
1959–1960/ 1960–1961/ 1966–1973

Yorumlar
× YASAL UYARI ! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.